Erdoğan, 2 ses kaydını kabul etti

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan internete düşen son 2 ses kaydını kabul etti. Erdoğan, internete düşen MİLGEM ihalesi ve eski Adalet Bakanı Ergin ile yaptığı telefon görüşmelerini doğruladı ve “Bundan doğal ne olabilir” ifadelerini kullandı.

Ak Parti Genel Merkezi’nde yerel medya temsilcileriyle buluşan Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, internete düşen ses kayıtlarıyla ilgili önemli açıklamalar yaptı. Erdoğan, MİLGEM ihalesi ve eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin ile ilgili yaptığı görüşmeleri doğrulayarak, “Bundan doğal ne olabilir.” dedi.

“BİRİSİ SAF DIŞI EDİLMİŞ OLABİLİR”

Erdoğan, toplantıda dün internete düşen MİLGEM ihalesiyle ilgili ses kaydı hakkında ”Bir çok ihaleler yapılıyor birisi saf dışı edilmiş olabilir, şahsıma müracaatı olabilir, ben de dava et diyorum. Bu neticede devletin yüzlerce milyon dolar kazancı oluyor. İşte bunlar bu görüşmeyi dinleyecek kadar karaktersiz” yorumunda bulundu.

“YAKINDAN TAKİP ETMEMDEN DOĞAL NE OLABİLİR”

Erdoğan, eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin ile internete düşen ses kaydıyla ilgili de “Benim Adalet Bakanıma ‘Bunu yakından takip et dememden daha doğal ne olabilir. Kirli ilişkiler bunu gerektiriyor.” açıklamasını yaptı.

Başbakan’ın açıklamalarından satır başları:

Kurtuluş savaşımızda mahalli basın faaliyetini sürdürebildiği yerlerde destanlar yazdı.

Tek parti dönemlerindeki sansüre rağmen yerel basın buna hiçbir zaman boyun eğmedi.
2002’de günde 4 milyon gazete satılıyordu. Bugün internetin bu kadar yaygınlaşmasına rağmen 4,5 milyon gazete satılıyor.

MEDYA ÜZERİNDEKİ VESAYETİ DE KALDIRDIK”

Siyasetin üzerindeki vesayeti kaldırırken medya üzerindeki vesayeti de kaldırdık.
Şu anda yaşı 25’in altında olan gençlerin özgürlüklerin nereden nereye geldiği konusunda kıyas yapmakta zorlandığını görüyoruz.

İNGİLTERE ÖRNEĞİ

İngiltere’de gazeteciler haber yapma adına bazı telefonları dinlediler. 50 gazeteci gözaltına alındı. Bazıları ceza aldı. Yayıncı kuruluş tarafından bu gazete kapatıldı.
Ama hiç kimse gazeteciler gözaltına alındı, tutuklandı, İngiltere’de basın özgürlüğü yok demedi.

“BUNLAR YASAL DİNLEME DEĞİLDİR”

Bizde ise medya her gün ses kayıtları ve tapeler yayınlıyor. Bazıları bunlar yasal dinleme diye kılıf uyduruyor. Bunlar yasal dinleme değildir. Türkiye’de dinleme yapmanın kuralları vardır.

“BİR BAŞBAKANI DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE DİNLEYEMEZSİNİZ”

Bir Başbakanı, cumhurbaşkanını, bakanları dünyanın hiçbir yerinde dinleyemezsiniz
Savcı yasalara aykırı şekilde keyfi olarak devletin mahrem görüşmelerini dinlemiştir.
Savcıların ya da memurların servis ettikleri bu görüşmeleri yayınlayanlar da anayasa ve yasaları ihlal etmişlerdir.

Kriptolu telefonlar dinlenmiştir. İstenilenin elde edilemediği durumlarda da sesler üzerinde montaj, dublaj, kurgu yapılmıştır. Ortaya hayali piyesler çıkarılmıştır.

“TÜRKİYE, EŞİ BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ BİR HUKUK İHLALİ VE İHANETLE KARŞI KARŞIYA”

Aslında çok vahim bir skandalla karşı karşıyayız. Türkiye tarihinde eşi görülemeyen bir hukuk ihlali ve ihanetle karşı karşıyayız. Dinlemeler gerekli izinler alınmadan yapılmıştır. Selam Örgütü gibi hayali örgüt oluşturulmuş 3 bin kişinin telefonu dinlenmiş. Diğer bir dosyada ise bürokratlar, Genelkurmaybaşkanı, Başbakan’ı, Cumhurbaşkan’ı, sanatçılar herkes dinlenmiş.

“MAHREM GÖRÜŞMELERİ DİNLİYORLAR”

Burada Türkiye’de bir savcı keyfice dosya hazırlayıp son derece mahrem görüşmeyi dinleyebiliyor. Bir ülkenin enerji bakanı son derece mahrem görüşmeler yapar.

Dün sayın Putin ile bir görüşme yaptım. Bunu sadece istihbarat örgütleri dinlemek ister. Oysa bir savcı bir dosya hazırlayıp keyfi şekilde dinleyebiliyor.

MİLGEM İHALESİ

Birçok ihaleler yapılıyor birisi saf dışı edilmiş olabilir, şahsıma müracaatı olabilir, ben de dava et diyorum. Bu neticede devletin yüzlerce milyon dolar kazancı oluyor. İşte bunlar bu görüşmeyi dinleyecek kadar karaktersiz.

“ÖZGÜRLÜK KİMSEYE BAŞKALARINI DİNLEME, KAYDETME, YAYINLAMA HAKKI VERMEZ”

Paralel yapı içinde bu ülkenin menfaatini hiçe sayan tipleri gördük. Özgürlük kimseye anayasa ve yasaları çiğneme hakkı vermez. Özgürlük bir insanın özgürlük alanının bir başka insanın özgürlük alanına kadardır. Özgürlük kimseye başkalarını dinleme, kaydetme, yayınlama hakkı vermez.

“SADECE DİNLEME YOK, GÖRÜNTÜLEME DE VAR!”

Yeryüzündeki hiçbir din, mezhep, kültür iki kişi arasındaki konuşmanın başkalarına aktarılmasına cavaz vermez. Sadece dinleme yok, görüntüleme de var. Bir ailenin mahremine girecek kadar olan aile dışında ilişkileri görütülenmek suretiyle sosyal medyada yayınlamak hakkını internet anlayışı veriyorsa ben bunu kabul etmiyorum.

BU DİNLEMELER HUKUK ADINA YAPILMADI

Gayrimeşru ilişki kurar, meşru ilişkisi de vardır. Ama bunun yayınlama hakkını kimse elde edemez. TÜBİTAK gibi kurum merkezinde bu dinlemeleri yapıyor siz burası güvenli hattır sanıyorsunuz. Güvenli hat diye söylenen kriptolu telefonlar bunu imal eden yer tarafından dinleniyor depolanıyor. Bunlar kopyalanıp çalışıp götürülüyor. Bu dinlemeler hukuk adına yapılmadı. Çok net şekilde görülüyor ki örgüt adına, örgüt çıkarları adına yapıldı. Bu örgütte güya dini yapı, hizmet yapılanması…

“İŞ ADAMLARINA GİDİP HARAÇ TOPLADILAR, YAPARSAN ŞÜKRAN, YAPMAZSAN KASET VAR”

Ben imam hatip lisesinde okudum dinimi az da olsa bilirim. benim dinim gayrimeşru işe hoş bakmadı, bakmaz. Devlet içine sızacaksınız, insanlarını dinleyeceksiniz, iş adamlarına gidip haraç toplayacaksanız. Şurada okul yaparsan sana şükranlarımızı bildiririz ama yapmazsanız elimizde kaset var. Böyle tehditler var. Ben daha önce söyledim. Ellerinde ne varsa döksünler. Daha önce yaptıkları gibi bugün de istedikleri dublajı, kurguyu yapsınlar. Korkumuz yok. Şu ana kadar 14 vilayete gittim. Meydanlar her şeyi açık net söylüyor.

“SİYASETİ BIRAKMAYA HAZIRIM”

Birileri meydanlardaki kalabalığın montaj olduğunu ifade ediyor. Onları buyursunlar bizim mitinglerimize davet ediyorum. O insanları miting meydanlarına taşığımız iddiaları var. Meydanda reel yapıyı görmek için teşkilatımıza yasak getiririm. Asla bir il diğer ile taşınmayacak. Anketler yoluyla oynanmak istenen oyun var. Çok iddialı ifade kullanıyorum. Partim bu seçimlerden birinci olarak çıkmazsa siyeti bırakmaya hazırım. Diğerleri hazır mı? CHP’nin MHP’nin başkanları bırakabilir mi? Çöreklenmişler koltuklara. Gerilim üretsinler, hakaret etsinler. Bir kere de gelsin desein ki birinci olmadığım takdirde bırakacağım. Onlar o koltuğu korumanın peşindeler.

“ADALET BAKANIMA BUNU TAKİP ET DEMEMDEN DAHA DOĞAL NE OLABİLİR”

Boğaz’a karşı viskisini yudumdayıp Trakya için ahkam kesenler hala gerçekleri görmüyorlar. Dün Adalet Bakanımla benim görüşmem yayınlanmış. Dönen dolapları biz biliyoruz. Adalet bakanıma bunu takip et dememden daha doğal ne olabilir. Paralel yapı ya da bunun dışındaki yapılar ister istemez burayı yakından takip et dememi gerektiriyor. SPK’nın bana verdiği bilgiler tehlikeli bilgiler. Bunu ülkem için istiyorum. Bunlar spor kıyafetleriyle evlerinde Başbakan ağırlamış tiplerdir, İstedikleri gibi hükümet kurmuş hükümet indirmişlerdir. Şimdi istedikleri gibi hükümet yok. Bunlar bu ülkede milleti aptal yerine koydular. Bundan sonra kaybedecekler.

“17 ARALIK DARBE GİRİŞİMİ PÜSKÜRTÜLMÜŞTÜR”

Eski Türkiye’yi geri getirmek için girişimler yapıldı. Seçim dönemlerinde partimize yönelik kirli senaryolar devreye sokuldu. Eski Türkiye’yi özleyenler 17 Aralık darbe girişimini yaparak yeni Türkiye’ye hücum ettiler. Eski Türkiye’yi özleyen kim varsa bu darbe girişiminde yer aldı. Tüm güçlerini topladılar. Ellerindeki imkanları koydular. 17 Aralık darbe girişimi aldığımız tedbirler neticesinde çuvallamıştır. 17 Aralık darbe girişimi püskürtülmüştür.

“ORTALIĞA ÇOK PİSLİK DÖKÜLECEK”

30 Mart’ta milletimiz darbe girişimine gerekli cevabı verecek. Biz de hukuk içinde hesap sormak için hazırlıklarımızı yaptık. Kimsenin yaptığı yanına kalmayacak. Ortalığa pislik dökülecek şimdiden söylüyorum. Kurban kesimden, haraç toplamaya, dershaneye kadar çok şaşırtıcı sonuçlar ortaya çıkacak. Makbuzsuz toplanan paraların nerelerde olduğu ortaya çıkacak. Failleri de yargı önüne çıkacak.

You may also like...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.