Aliağa Belediyesi kendi iradesiyle hareket eder

Değerli Aliağalılar;

Öncelikle hepinize hayırlı Pazarlar diliyorum,

Geçen hafta içinde Belediye Hizmet binamızda bir olay yaşanmıştır. Olay muhattapları tarafından, maalesef göreve geldiğimiz günden bu yana defalarca olduğu gibi, basına ve kamuoyuna farklı yansıtılıp, aleyhime kullanılmaya çalışılmıştır.

Seçimden öncede söylediğim gibi herbir olayı herbir güzelliği beraber çıktığımız bu yolda sizlerle paylaşacağımı söylemiştim.
Dolayısı ile Olayın aslı şudur;

Öncelikle, belediyemize hizmet veren taşeron firmada çalışırken işten çıkarılan işçilerden her biri 24 saat beni arayıp, yanıma gelip benimle her dertlerini paylaşabilmektedir. Yaşanan olayın muhatabı sözde işçi temsilcisininde basın açıklamasında belirttiği gibi kendisi ile defalarca görüşülmüştür. Öyle ki, bu şahıs hiç ilgim olmayan ve emniyet kayıtlarında da gelişimi aşikar olan yüksek alkollü 3 kişinin spesifik bir meseleden kaynaklanan bir bar kavgasını, bana mal edip belediye önünde terbiyesini aşmış olmasına rağmen kendisi ile görüşülmüştür. Öyle ki, Petrol İŞ Sendikası yönetiminin sendikalarıyla ilgili bir sıkıntılarını aktarmak için benden randevu alıp konuştuktan sonra kendisini taşeron işçi temsilcisi ilan eden bu şahısların basına “Başkan bizi çağırdı anlaşmak istedi (Başkandan manevralar) ” diye yalan beyanatlarına rağmen görüşülmüştür. Ta ki, bu sözde işçi temsilcileri tamamen kendi insiyatifleri ile iki liste hazırlayıp artık niyetlerini alenen ortaya koyuncaya kadar. Bu şahıslar, bir liste hazırlayıp “kendilerinin işe iadesini istemediklerini, ancak zor durumda olan bir kısım (30 kişi) arkadaşının ismini yazıp bunların işe geri alınmasını MHP Aliağa İlçe teşkilat başkanımıza iletmişler. Çevrelerine de kendilerinin bir talebi olmadığını, işçi temsilcisi olarak işçiler için bu mücadeleyi verdiklerini yaymışlar. Ancak ertesi gün kendi isimlerini yazıp yeni bir liste oluşturarak Özel kalemime teslim ederek bizi alırsanız biz bu eylemleri sonlandırırız diyerek GERÇEK YÜZLERİNİ ortaya koymuşlardır. Şunun altını tekrar çizmek isterim, “kendilerinden ne bir liste istenmiş, ne de verilen listedeki isimleri işe alacağım diye bir taahhüt verilmiştir.” Benim tarafımdan baştan beri söylenen tek şey, “Aliağa Belediyesi kendi iradesiyle hareket eder. Inşallah önümüzdeki süreçte yapacağımız yatırımlarla istihdam sağlarız . O vakit hakkaniyet, adalet ve liyakat çerçevesinde tabi ki personel alımı gerçekleşecek. Ancak kimin ve kaç kişi işe alınacağını, hiçbir kurum, kuruluş ve kişi bana dayatamaz. Bunun takdiri sadece ve sadece Aliağa Belediyesi Başkanlığındadır.”

Hal böyle iken yine adı geçen sözde işçi temsilcisi kişiler basını toplayıp, başkan bir kısım işçiyi geri alacak demiş, basında başkan geri adım attı işçileri geri alıyor diye ortalığı ayağa kaldırmıştır. Bu iki kişinin son yaptıkları ve bardağı taşıran bu iki yüzlülük ve samimiyetsizlik üzerine bu iki kişinin randevu talepleri tarafımca reddedilmiştir.

Olay günü, ben bir toplantı halindeyken Başkan yardımcımız odaya girmiş, sözde işçi temsilcisine kıdem ihbar tazminatları konusunu her gün anlatmama rağmen, hatta bugün dört kere anlatmama rağmen hala seninle görüşmek istiyor, dedi. (Konu kıdem ihbar tazminatları hakkında, Belediyemize bağlı çalışan işçiler olmadığı için direk ödeme yapılamayacağı, ancak mahkeme belediyemizin de sorumluluğu olduğu kararı verirse ödeme yapılabileceği, dolayısıyla mahkeme kararını beklememiz gerektiği, ancak torba yasa ile direk ödeme yetkisi veren yeni bir düzenleme gelirse de ödeme yapılabileceği, aksi yapılacak herhangi bir ödemenin şahsıma zimmet ve kişi borcu çıkaracağı, geçmişte yapılmış bir hukuksuzluğu bana örnek gösterip, hukukçu kimliğimi de dikkate alıp benim hukuk dışı davranmamı kimsenin beklememesini farklı ortamlarda defalarca anlattım.) Bunun üzerine sözde işçi temsilcisini toplantı yapmakta olduğum odaya aldım. Sözde işçi temsilcisi sanki daha önce işçi arkadaşlarını satma girişiminde bulunan o değilmiş gibi, yine diğer işçilerin haklarını koruyan bir kişiymiş gibi, işçilerin sıkıntıda olduğunu dile getirip kıdem ihbar tazminatlarının ödenmesini istedi. Ben de bir kez daha, bu husustaki yasal engelleri anlatmaya çalıştım. Ancak o sesini yükseltip haddini aşan sözler sarfetmeye başlayınca ben de sesimi yükseltip senin amacın başka, sabrın da bir sınırı vardır diyerek dışarı çıkmasını söyledim. Daha sonra bu şahsı alıp belediyeden çıkardılar.

Ne var ki, yine bu şahıs kendinden beklenen gibi, asılsız hayal ürünü bir çok yalanla dolu bir basın açıklaması yapmıştır. Yok 3 kişi tutmuş 10 kişi dövmüş, yok birinin cebinde silah varmış vs. Vs. Oysa olayın ne şekilde geliştiği ve neler olduğu, kamera kayıtlarıyla şikayet dilekçemizle birlikte aynı gün emniyete tarafımızca teslim edilmiş ve yasal süreç başlatılmıştır.Yasal süreç sonrası bu kamera kayıtlarını siz değerli Aliağalılarla paylaşabileceğim.

Sonuç olarak, daha önce tehditle, zorbalıkla, çirkeflikle Aliağa Belediyesinde istediği gibi at oynatanlar şunu bilmelidir ki, 30 Mart itibariyle bu devir kapanmıştır. Hala Bu şekilde bana veya herhangi bir personelime bir şey yaptırabileceğini sananlar büyük bir gaflet içindedir. Şu andan itibaren bu girişimlerinin vebali, buna yeltenenlerdedir.

Bu açıklamayı Sözde işçi temsilcisi olduğunu söyleyen ve 3 aydır hertürlü yalan ve iftirayla Aliağa gündemini oyalayan gereksiz kişileri önemsediğimden değil;bunların asılsız,yalan ve terbiyesizlik dolu söylemlerini dikkate alıp basın yolu ile siyasi rant sağlamaya,Aliağanın Izmir ve Türkiye’deki imajını aşağıya çekmeye çalışan ve milletin gözünde beni ve ekibimi kötü göstermeye çalışan kişilere cevap olarak yazıyorum.

Bilinmelidirki Aliağa belediyesinde; bundan önce göz yumulan,bir şekilde idare edilen vb hertürlü kanunsuz ve hukuksuz iş ve işlemler benim zamanımda yapılamayacaktır.Bu millet kötü birşey yapıldığında 2019 Mart ayında bana hesabını sorar.Dolayısı ile en iyi kararı verecek olan milletimizin bu açıklamayı okuması için paylaşımlarımızı rica ediyorum.

“Az Laf,Çok İş,Selam ve Dua İle…”

Serkan Acar
Aliağa Belediye Başkanı