GÖKÇEK: ANKARA’NIN SUYU TERTEMİZ

KUB_7419-BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI GÖKÇEK, ANKARA’NIN SUYUNUN “TERTEMİZ VE İÇİLEBİLİR OLDUĞUNU” BİR KEZ DAHA BELGELERİYLE BİRLİKTE KANITLADI

-BAŞKAN GÖKÇEK:

-“CHP MİLLETVEKİLİ BAZI İDEOLOJİK GÖRÜŞLÜ ODALAR İNSANLARI YANILTAN, ALDATAN AÇIKLAMALAR YAPIYOR. HİÇBİR BİLİM TEMELİ OLMAYAN, ANCAK BİLGİSİZ İNSANLARA YAKIŞACAK DAVRANIŞLARDA BULUNMAK BU İNSANLARA YAKIŞAN BİR OLAYDIR”

-“BU SUDAKİ SÜLFAT ORANI DA WHO’NUN (DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ) 250 DEĞERİ GEÇMEMESİ TAVSİYESİNDEN ÇOK UZAK. YANİ 120-130’DUR. AYRICA WHO’NUN SÜLFATIN İNSAN SAĞLIĞINA OLUMSUZ ETKİ YAPMADIĞINA DAİR RAPORU VAR”

-“BİNA TESİSATLARINDAKİ BORULARIN ÇEPERLERİNDE BİRİKEN KİR VE PAS, ANİDEN ÇÖZÜLÜNCE SU BİRDEN SARI AKABİLİYOR. SONRA NORMALA DÖNÜYOR. BUNUN SORUMLUSU DA BELEDİYE DEĞİL, DOĞRUDAN DOĞRUYA ESKİMİŞ BİNA TESİSATLARIDIR”

-“ANKARA’DA GEÇEN SENEYE ORANLA İSHAL ARTIŞI SADECE YÜZDE 2. BU ARTIŞ DA SADECE YILIN İLK AYLARINDA”

“SUYUN KALİTESİNİ GÖSTERDİĞİ İDDİA EDİLEN CİHAZLARA ALDANMAYIN. CİHAZLARLA SUYUN RENGİNİN DEĞİŞMESİ SUYUN KALİTESİNİ GÖSTERİR”

-“CHP MİLLETVEKİLLERİNİN İSTEDİĞİ YERDE SU TAHLİLİ YAPTIRMAYA HAZIRIZ”

Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Ankara musluk suyunun tertemiz ve içilebilir olduğunu, belgeleriyle birlikte bir kez daha gösterdi.

Başkan Gökçek, CHP’li bazı milletvekilleri ve bazı ideolojik görüşler doğrultusunda hareket eden odaların, bilimden uzak, bilgisiz ve hiçbir _DNR5148.JPGdayanağı bulunmadan Ankaralıları yanıltmaya kalktığını anlatarak, “Belgesiz ve raporsuz bir şekilde açıklama yapan bu ideolojik görüşleri doğrultusunda hareket eden kişilerin başını çeken CHP milletvekili Aylin Nazlıaka’yı mahkemeye vereceğim” dedi.

CHP’li milletvekillerini İvedik Arıtma Tesisleri’nin, musluklara ulaşan suyun çıkış noktasından birlikte numune almaya da davet eden Başkan Gökçek, “Daha önce üniversitelerle yapmıştık. Şimdi de bu kişiler bu numuneleri alarak, istedikleri yerde analizini yaptırabilirler” dedi.

-ŞEBEKE SUYUYLA BASIN TOPLANTISI

Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, son günlerde Ankaralıları yanıltan, tahrik eden ve Başkentliler arasında paniğe neden olan, “Ankara musluklarından akan suyun kirli” olduğuna ilişkin CHP’li milletvekilleri ve bazı odalara, geniş katılımlı bir basın toplantısı düzenleyerek, belgeleriyle birlikte sert bir cevap verdi.

Sık sık ASKİ’nin şehir şebeke suyunun dolu olduğu “bardak suları” içerek düzenlediği toplantıya, “Özellikle her yıl Ağustos ayı geldiğinde Ankara’da bir moda vardır. Odalar ve bazı CHP’li milletvekilleri başlarlar, ‘Ankara’da ishal vakaları arttı’ diye. Her seferinde de deriz ki, ‘hastalığın yayıldığına dair bir rapor bulun?’. Yedi senedir hiçbir rapor yok” sözleriyle başlayan Başkan Melih Gökçek, “Rapor bulamazlar. Ama ishal olmakta da sadece kendileri sıraya girerler. Odalardaki birçok mensuplar kendilerinin ishal olduklarını söylerler. Aylin (Nazlıaka) hanım söyler ama bunun karşılığında bir sudan dolayı hasta olduğuna dair doktor raporu çıkmaz ortaya. 5 milyon Ankaralının içerisinde nedense hep kendileri olurlar” diye konuştu.

-“BİR SEFER BİLE RAPOR GETİREMEDİLER”

“Ankara’nın şebeke suyunun kirli olduğuna” ilişkin düzenlenen bu karalama kampanyasının nedenini de “CHP’nin son seçimlerde içerisine düşmüş olduğu ezik durum” olarak açıklayan Başkan Gökçek, diğer nedenleri ise şöyle sıraladı:

“İkincisi ise halkın arasında panik meydana getirmek ve bundan sonra kara propaganda vasıtasıyla bu başarısızlıklarını örtmek. Yakın bir tarihte kongreleri vardı ve bir hayli yıprandılar. Ben de Kemal Kılıçdaroğlu hakkında televizyon programlarına çıktım ve bana hınçları arttı. Ayrıca musluk arıtma cihazı satanlar, halka korku verirler ve suyu kötü göstermek için analiz yaparlar. Bu suretle herkese musluk suyu arıtma cihazını satmaya çalışırlar.

Diğer bir neden de pet şişe ile satışın çoğalması… Bu kar payının arkasında kim var? CHP’li milletvekilleri, kimya mühendisleri odası, çevre mühendisleri odası ve Ankara tabipler odası var. Şu kadarını söyleyeyim, bunların her sene birlikte kampanya yürütmeleri anlamlı… Her zaman ‘suyumuzun kötü olduğunu ve içilemeyecek olduğunu’ iddia ettiler. Ama bir sefer kalkıp rapor getiremediler.”

CHP’li milletvekilleri ve sözkonusu odaların Ankara’nın şehir şebeke suyunda ilk önce ağır metal, sonra arsenik, sonra sülfat ve en son da geçtiğimiz sene alüminyum olduğunu iddia ettiklerini kaydeden Başkan Gökçek, “Bunun üzerine yaygara kopardılar. 7 yıldır değişik şekilde gündeme getiriyorlar. Bu tamamen ideolojik bir davranış. İnsanları korkutmaya amaçlı” dedi.

-“SUYUN ANALİZİ İÇİN AKREDİTE TEK KURULUŞ ASKİ”

“İnsanın aklına şu geliyor. Musluk suyu arıtma cihazı satan veya pet şişe satışı olan firmalarla ilgisi olan var mı?” sözleriyle, toplantıya katılan basın mensuplarından bu olayın üzerine gitmelerini isteyen Başkan Melih Gökçek, “Su konusunda ancak akredite olan kuruluşlar görüş verebilir. Ankara’da da akredite olmuş olan kuruluş ASKİ laboratuarlarıdır” dedi.

ASKİ’nin yapmış olduğu analiz sayıları, akredite belgesi ve günlük yapılan analiz değerlerini de basın mensuplarına dağıtan Başkan Gökçek, “Bu raporları günlük olarak ASKİ’nin internet sitesinden alabilirsiniz. Günlük olarak veriliyor” diye konuştu.

-THSK’NDAN ŞEBEKE SUYU TÜKETİLMELİ TAVSİYESİ

Ankara’da özelikle gerekli tahlilleri toplamaya ve yaptırmaya yetkili kurumun Türkiye Halk Sağlığı Kurumu (THSK) olduğunu ve bu konuda THSK’nin bir bildiri yayınladığını da anlatan Başkan Gökçek, bildiriyi de basın mensuplarına dağıtarak, “Bu bildiride tam tersine şebeke suyunun tüketilmesi tavsiye ediliyor. Yani Türkiye’nin en yetkili kuruluşu bunu söylüyor. Biz ASKİ olarak ayda toplam 1250 tane analiz yaptırıyoruz. Ankara’nın değişik yerlerinden alınmış numuneler. Bu da günde 40 tane analiz yapılması demektir. Bu müthiş bir rakamdır. Bu 1250 analizin değerlerinin hiçbirinde de Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) standart değerlerinin dışına çıkılmadığı görülmektedir” dedi.

-“KIZILIRMAK SUYUNDAN TAKVİYE YAPTIK”

Son zamanlar da şebeke suyundaki sülfat değerleri üzerinde durulduğunu ifade eden Başkan Gökçek, ülke hatta dünya genelinde yaşanan su sıkıntısına değinerek, “Birçok ilimizde su sıkıntısı var. Ankara Büyükşehri Belediyesi’nin yaklaşık 1,5 yıllık suyu var. Ama buna karşılık, Allah muhafaza gelecek sene de bu sene gibi kurak geçerse biz de sıkıntı içerisine girebiliriz. Ankara’nın sigortası ve güvencesi olarak yaptırmış olduğumuz Kesikköprü’deki Kızılırmak suyundan tekrar takviye yapmaya başladık. Ortalama yüzde 20-30 arasında değişen ve şu anda toplam 3-4 aydan beri 30 milyon metreküp suyu Ankara’ya verdik. Bu da Ankara’nın yaklaşık 27 günlük su ihtiyacı demek. Bu kadar ihtiyacı her gün belli oranda suyun içerisine ilave ederek verdik. Kızılırmak suyunun tek dezavantıjlı olan yeri sülfat oranının yüksek olması” diye konuştu.

-WHO: “SÜLFAT’IN SAĞLIĞA OLUMSUZ ETKİSİ YOK”

WHO’nun bu konuda sülfatın ne anlama geldiğine ilişkin yayınladığı raporu da dağıtan Başkan Gökçek, “İçme sularında bulunan sülfatın insan sağlığına olumsuz etki yaptığına dair bir veri bulunmamaktadır” sözleriyle başlayan ve “Sağlık açısından sülfata ilişkin bir sınır değer bulunmaktadır” sözleriyle biten raporu okudu.

Bunun da “sülfatın kesinlikle ve kesinlikle ishal yapmayacağı ve bunu iddia eden kişinin bilim adamı değil ideolojik tavrı olan kişi” anlamına geldiğini anlatan Başkan Gökçek, WHO’nun sadece sülfat değerinin 250’yi geçmemesini tavsiye ettiğini, Ankara’da ise bu oranın en yüksek 120-130 olduğunu söyledi.

CHP milletvekili, kimya mühendisleri odası, çevre mühendisleri odası ve tabipler odasının insanları yanıltan, aldatan açıklamalar yaptığının altını çizen Başkan Gökçek, “Hiçbir bilim temeli olmayan, ancak bilgisiz insanlara yakışacak davranışlarda bulunmak bu insanlara yakışan bir olaydır” dedi.

-“KİRLİLİK, BİNA TESİSATLARINDA BİRİKEN KİRLİLİK”

Sülfatın sadece depolarda, eski su ve tesisat borularında minerallerden oluşan, bir nevi pas gibi gözüken ve çepere yapışan atık maddeleri söktüğünü kaydeden Başkan Gökçek, “Bu olduğu zaman da evinizde ilk açışta musluktan sarı su akar. Bunun nedeni sülfatlı suyun oradaki pislikleri yani çeperdeki mineralleri bir anda sökmesidir. 1 dakika sonra su normale döner. Devamlı akıcı olduğu için şebeke suyunda böyle bir şey yoktur. Bu binaların içyapısında oluşan bir olaydır. Evlerinde plastik borular olan varsa onlarda su sarı olarak akmaz. Bunun sorumlusu ve suçlusu belediye değildir, son tüketicidir” diye konuştu.

CHP’nin resmi internet sitesinde de karalama kampanyası düzenlendiğini anlatan Başkan Gökçek, “Suyun kirli olduğunu bana ispat etsinler. Ankara’daki şebeke sularından herhangi bir yerden ana şebeke suyundan numune alalım ve paslı çıksın ben Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı olarak çıkayım ve ‘yanılmışım, ne olur kusura bakmayın’ diye açıklama yapacağım. Ama evde akar. Tesisata bakmanız lazım. Eski tesisatta sülfatla birlikte birikintiler sökülünce mutlaka sarı akar. Bunu bilmenizi istiyorum” dedi.

-“İSHAL ARTIŞI SADECE İLK AYLARDA YÜZDE 2″

Sağlık Bakanlığı Ankara Halk Sağlığı Kurumu’ndan alınan Akut Barsak Enfeksiyonu raporlarını da paylaşan Başkan Gökçek, “Ankara’da barsak enfeksiyonlarında yıl genelinde yüzde 2 artış var. O da ilk aylarda. Sonra düşüş var, geçen seneye oranla. Fakat tabipler odası ilk üç ay hiç sesini çıkartmamış. Son üç aydaki rakamlara bakınca ise tabipler odası ve CHP rakamsal olarak takip etmedikleri için tuş olmuşlar. Tam bir rezalet ve kepazelik. Tam bir ideolojik saldırı olduğunun ispatı… Bunlar da Ankara’da herhangi bir salgının olmadığını gösteriyor” diye konuştu.

-“İZMİR’DE ARTIŞ YÜZDE 33”

Aynı raporlarda İzmir ilindeki raporları da paylaşan Başkan Gökçek, bu ildeki artışın yüzde 33 olduğunu, ancak aynı oda ve CHP’lilerin oraya gitmediğini belirterek, “Derhal kendilerine görev veriyorum. Başta Aylin hanıma ve CHP milletvekillerine. Göreviniz İzmir’e. İzmir’de şu anda sizin iddianıza göre neler var neler? Eğer gitmezseniz, yalancısınız. Gitmezseniz halkı aldatmak için görev yapıyordunuz. Çıkıp konuşmamanız lazım” dedi.

-“ŞEBEKE SUYU TAHLİL CİHAZLARINA ALDANMAYIN”

CHP’nin internet sitesinde “Ankaralı içtiğiniz suyu izle” diye bir link olduğunu ve bir tahlil yapılarak, suyun kirli olduğunun gösterildiğini de fotoğraflarıyla gösteren Başkan Gökçek, “Bunu ilkokuldaki çocuklar yapar, ama CHP’liler ancak bu online sitesinin mensupları ilkokul seviyesinde bilgi sahibi oldukları için bunu Ankaralıya yutturmaya kalkarlar” dedi.

Videodaki cihazın aynısın basın mensuplarına gösteren ve cihazın değerinin 100 TL olduğunu ifade eden Başkan Gökçek, ASKİ’deki tahlil cihazlarının en ucuzunun 300 bin lira olduğunun altını çizerek, “Saf su içinde mineral olmadığı için kesinlikle renk değiştirmez ve saf su içilmez. Tüm dünyada minerali bol olan su makbuldur. Bu cihazı koyduğumuz zaman minerallerin iyonlarının ayrışımı nedeniyle yeşile kaçan bir renk alır. Aslında bu cihazla bir suyun renginin değişmesi tam terinse kalitesini gösterir” dedi.

-CANLI YAYINDA SU TAHLİLİ

ASKİ Görevlisi Nurullah Yeken’in yaptığı deneyle de konuya açkılık getiren Başkan Gökçek, cihazın içilmeyen saf suyun rengini değiştirmediğini, ancak içine çok az miktarda tuz atılan suyun renginin siyaha döndüğünü gösterdi.

Fransızların ünlü su markası Evian pet şişe suyunu da başka bir bardağa koyan Başkan Gökçek, aynı deneyi bu suya da yaptı. Suyun renginin yeşile döndüğünün görülmesiyle birlikte Başkan Gökçek, “Mineral fazla olduğu için yeşillik gittikçe artıyor ve kopkoyu oluyor. Mineraller ayrıştıkça renk bozuluyor. Bu su CHP’nin kafasına göre içilmeyen su. Dünyada en çok içilen Evian’ın içilmemesi lazım. İnsanları bu kadar cahil ve enayi yerine koymak CHP’lilerin işi. Ama yalanlarının nereye gideceğinin idraki içinde değiller. Bu ciddi anlamda insanların kafasını çelmek için yapılan sahtekarlık. Ayıp” dedi.

Canlı yayın sırasında CHP’den atılan twitte Başkan Gökçek’in “kapalı bardak su içtiği”nden bahsedilmesi üzerine de cevap veren Başkan Gökçek, suyu basın mensuplarına göstererek, “ASKİ’nin şebeke suyundan bardaklara koyarak, vatandaşlara ücretsiz dağıttığı suyu içiyorum. CHP demek, yalan demek. Bunun içindeki şebeke suyu. Böyle bu insanlar. Bu kadar kameranın önünde bir sefer daha rezil oldular” diye konuştu.

-KANALİZASYON SULARI İLE YEŞİLLİKLER SULANIYOR

Başkan Gökçek, ishal vakalarının şehir şebeke sularından kaynaklanmadığını bir kez daha vurguladığı konuşmasında bunun nedeninin kanalizasyon suları ile sulanan sebzelerin tüketilmesinden kaynaklanabileceğine dikkat çekerek, “Kanalizasyon borularının özellikle foseptiklerin geçtiği yerlerde vatandaşlar, suyu bedavaya getirmek maksadıyla buralardan su alıyor. Bu sularla lahana ve maydanoz gibi yeşil yapraklı bitkiler yetiştiriyor. Ve bu tarlalara tabiri caizse o kanalizasyon suyu aktarılıyor” dedi.

Kanalizasyon suları ile bitkilerin sulanmasının sadece Ankara’da yaşanan bir durum olmadığını, bunun Türkiye’nin her tarafında yapılan genel bir durum olduğuna değinen Başkan Gökçek, Kanalizasyon suları ile sulanan tarlaları fotoğraflarla göstererek, “Tarlaların sağından ve solundan açılan kanalizasyon borularından besleniyor. Ekiplerimiz bu tip tarlaları tespit ediyor. Ve sağlıksız olan bitkilerin satışına müsaade etmeden imha ediyor. Bizim ekiplerimiz bunlara müsaade etmeyecek. Ama medyanın sağlıksız bitki yetiştirenlere karşı ciddi anlamda savaş açması gerekir” dedi.

-CHP’DEKİ EN BÜYÜK PRİM MELİH GÖKÇEK İLE KAVGADIR

Açıklamalarına Cumhuriyet Halk Partili Milletvekillerinin internet sitelerine koydukları twitlerden örnekler vererek sürdüren Başkan Gökçek, şunları söyledi:

“Bu konuda ilk twitleri CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka attı. Nazlıaka, bundan prim yaptı. CHP’deki en büyük prim Melih Gökçek ile kavgadır. Kim en çok kavga ederse kendi partisi içinde prim yapar. Şimdi Aylin Nazlıaka yapar da diğerleri durur mu? Sağ olsun gazetelerin Ankara ilaveleri bunların verdiği önergeyi haber yaparlar. Başka türlü gündeme gelemiyorlar. Ankara Belediyesi’ne haftada en az bir sual sorarak, Ankara’nın sayfasında yer alırlar, sırf bu yüzden soru önergesi verirler.”

Gazetelerin CHP’li milletvekillerinin verdiği soru önergelerini haber yapmaması halinde 3 ay sonra bir daha soru önergesi vermeyeceklerini kaydeden Başkan Gökçek, milletvekillerinin verdiği soru önergeleri ve atılan twitleri göstererek şu bilgileri verdi:

“Aylin hanımın ardından diğer milletvekilleri de sıraya geçti. Bizi de gündeme alın diye. Aldılar da.. Mesala İzzet Çetin “ Ankara’ da ciddi sağlık sorunlarına yol açan su kirliliğini” sordu. Tamamen, yüzde yüz palavra. Sabahat Akkiraz ‘ Bu arada Ankara içme suyundaki rezalet’ diye Twit attı. Rezalet kendisine ait. Çünkü olmayan bir şeye rezalet demek rezalettir”

Aylin Nazlıaka’nın su ile ilgili “Ankaralılar günlerdir ishalle boğuşurken…” diye resmi rakamların aksine yalan bir twittler attığını kaydeden Başkan Gökçek, “Bunlar tamamen ideolojiktir. Bu açıkladığımız rakamlardan sonra Odalar ve Ankara Tabip Odası ve CHP’li milletvekilleri ne diyecek? Rezil olacaklar. Bunları televizyonlara çıkıp anlatacağım. O zaman ne yapacaklar” dedi.

“En son olarak Aytun Çıray, adını ilk kez duyduğum CHP İzmir milletvekilinin bir tv kanalında ‘2005’te de kolerayı gizlemişlerdi böyle her şeyleri kirli. Ankara da çeşmeden akan su lağım suyu kokuyor diyorlar…” diye açıklama yapıyor diyerek konuşmasını sürdüren Başkan Gökçek, “Önce İzmir ‘deki ishal vakalarında yüzde 33’ün rakamını versin. Ki bu da hiçbir şekilde ishal vakalarının arttığı anlamına gelmez” dedi.

Nazlıaka’nın kendinin Ankara’dan gitmek zorunda kalacağına dair bir twitt attığına değinen Başkan Gökçek, “20 yıldır beni göndermeye çalışıyorlar. 21 yıldır buradayım. Partim 3 yıl sınırını getirmeseydi belki bir daha aday olurdum. Bu benim 3. dönemim…. Gittiğimiz filan yok. Ankaralı bizi Allahın yardımıyla tutuyor” şeklinde konuştu.

-“SUYUMUZ KESİNLİKLE VE KESİNLİKLE TEMİZDİR. TEHLİKELİ OLAN GÜNEŞ ALTINDA BEKLEYEN PET ŞİŞE İÇİNDEKİ SULARDIR”

Açıklamalarını “Ankara’nın suyu kesinlikle ve kesinlikle temizdir” diyerek sürdüren Başkan Gökçek, “Asıl tehlike pet şişelerdir. Günlerce güneşin altında bekleyen damacana sularında mikrop üremesi mümkündür. Oralardan mikrop almanız mümkün ama Ankara şehir şebeke suyundan mikrop almanız mümkün değildir. Sadece bina içi şebekelerinize bakacaksınız . Pas varsa onu ortadan kaldırmak için borularınızı yenileyeceksiniz” dedi.

Ankara şehir şebeke suyu ile ilgili halkı yanlış bilgilendiren ve iftira atan CHP Ankara Milletvekili Nazlıaka hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 267 ve 271. Maddelerinden dava açacağını kaydeden Başkan Gökçek, ceza maddelerini okuyarak, yapılan iftira ve işlenmeyen suçtan dolayı yapılan ihbarlar nedeniyle işlenen suçların cezalandırılması için savcılığa müracaat edeceğini ve Ankara Büyükşehir Belediyesi ve ASKİ’ye iftira atanlara dava açacağını söyledi.

Başkan Gökçek, açıklamalarının ardından Halk Sağlığı yetkilileri ve Ankara halkının bir televizyon kanalında Aylin Nazlıaka’nın su ile ilgili twitleri hakkında görüşlerinin yer aldığı açıklamalarını basın mensuplarına izletti.

– “CHP MİLLETVEKİLLERİNİN İSTEDİĞİ YERDE SU TAHLİLİ YAPTIRMAYA HAZIRIZ”

Başkan Gökçek, açıklamalarının ardına gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin ‘Bağımsız akredite olmuş bir laboratuvarda su tahlili yaptırır mısınız?’ şeklindeki sorusuna Başkan Gökçek, şu cevabı verdi:

“ Memnuniyetle hatta gelsinler su numunelerini birlikte alalım. Mesela Cumhuriyet Halk Partili Milletvekillerine çağrıda bulunayım, gelsinler aynı anda hemen İvedik Arıtma Tesislerinin çıkışından numune alalım. 5-6 tane akredite olmuş kuruluşta tahlilleri yaptıralım. Bu kuruluşların çıkan verileri farklı verme durumu olmaz. 5-6 yerde birden olacağından herhangi bir hileyi yapmaları da söz konusu olmaz. Aynı anda yapmaya hazırız. Daha önceki yıllarda da üniversitelerle yapmıştık. Bundan asla çekinmeyiz her zaman hazırız.”

-“KIZILIRMAK SUYUNU KULLANMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

‘Kızılırmak suyunun kullanılmaya devam edilip edilmeyeceği’ hakkındaki bir soruya Başkan Gökçek, “Barajlarda Kızılırmak suyu dışında 1,5 yıllık suyumuz var. Ama gelecek senenin nasıl geçeceğini bilemiyoruz. Ocak ve mayıs sonuna kadar yağış mevsimi. Kar yağıp yamayacağını Allahtan başka kimse bilmiyor. Kuraklık ihtimaline yani tabiri caizse istikbale matuf Ankara’nın su ihtiyacını garanti altına almak için bu kuraklık geçinceye kadar kullanacağız. Bizim geçen yıl bu aylar da 2,5 senelik suyumuz vardı. Şimdi 1,5 senelik suyumuz var. Bu nedenle bu önlemi almamız lazım. Ankara’yı diğer şehirlerin durumuna düşürmemiz gerekir” diye konuştu.

You may also like...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.